1. Verse:
Sokağa bi kere bulaştın mı sonra bir daha evine geri zor dönersin
Sokağı bilen sokağı övmez lan
Dinle burası hiç de hayırlı yerler sınıfına girmez
Ne yerde ne serde dönme arkanı
Burda bilinmez kim delikanlı kim vesikalı
Harbiden sokaktan geldiysen dalıp gidersin sık sık
Gözün hep açık gülen yüzünün bi yanı asık
Denyoların olmak istediği yer burası
Banaysa kan kusturan yegane nifak yuvası
Gülersin komik gelir önceleri
Sonra kendini uzaktan izlersin film gibi
Sihirler sanarken zehirler seni cennet vaadeden
Duman ve uyuşturucular hayatını silen(r)
Kovalarsın paso belki bi boklar düşürürüm diye
5 para yok kaç gündür uğramadın eve
Kurtuluş okulunda dünyanın neresi adil?
Akıl bir sürü genci her şekil kurtaran yerdir
Ben dahil, nankör caddeler sırıtır bazen
Bir oyuna çağırırlar beni cazibeli
Ne oynarlarsa kabul giderim çünkü anılar
Can bulur gidince zamanın içinden geçmiş gibi
Nerde kök salarsan oraya bağlanırsın
Kaldırım sen olur sen de o
Vesselam minnettarım ona çünkü
Müziğimi öğrendiğim yer klavye başı değil sokak başı
Bu dilsiz caddeler!
Nakarat:
Yırtık bi kot eski bi bot elimde ot
Kör birine pandomim yapmaya benzer bu yazdığım not
Girdiğim mod sayısı kadar var kırdığım pot
Güne yürürken elimde gölgeden bi spot ah!
Güne yürürken elimde gölgeden bi spot
Güne yürürken elimde gölgeden bi spot
2. Verse:
Gözlerimden fışkırır aslında yalnızlığım
O yüzden korkar ve kaçarlardı yanımdan bi hışım
Ayaklarımın gömüldüğü beton yüz galon kedergram
Kırılmasının yolu ilk emre ram yoksa film dram
Düşünmem lazım uzun uzun herşeye dair
Soru işaretlerinin bini bi para cevapsız hepsi ahir
Durmadan den-den koyar kader
Yıllardır aynı caddelerdeyim, kısır döngü yeter
Arap saçı çöz yer mi? Umut acep şarj eder mi?
Gelecek geçmişe ne der? Kimi bağlayabilir keder?
Ah gücü yetmez yalnız vazgeçmemek yeter derler
bir de sahip olduğun inancı kaybetmemek
Karmakarışık sanılanı kazdım kürek kürek
Yüzüme baktım ancak yok renk, nasıl desem
Pek içaçıcı sayılmazdı anlatamam gördüklerim
Sek acı, hırs ve kinden ibaretti o zamanlar
Hedonist derler eski sana ortaya koz atarlar
Mevsimin yaz görünür de aslında solar ve
Yanar kozalaklar, uzanıp kurtarmaya
Çalıştıkça kendini yapışır asalaklar
Masal değil bu, burası alacakaranlık kuşağı
Bilirsin ancak seni kendin aklar
Bilgelik korkuyu haklar, göz içinde gerçeği saklar
Dolaş hadi ufaklık senin bu boş sokaklar!