Şair olmak isteyen bir gezgin
Yaşama hevesi kalmamış bir bezgin
Bezirganın önde gideni zengin
Rengi kalmamış ki kiminin
Engin denizde lodosa yakalanan bir gemicinin
Yaşamı hep çetin, metanetin de sınırı var beyim
Kimisinin mutluluğu bir resim, kimisininki dört mevsim
Kelebeğin ömrüne bedel bir geleceğin
Getirecek hediyesi nedir ki ? bilemedim
Vay haline elekte elenenin
Hayata ağlamaklı başlayan bu insanoğlu gördü geleceği
Bir dilim ekmeğin sonunda bedelinin de alınacak olması gibi
Düşünenin
Düşenin de dostu olmamış ki batanın olsun
Müttefik de belli değil ittifak da
Mutlak mücadele kazanmak, zafere koşmak
Yenilince ağlamak, yenmek için hile yapmak
Her sonuçta pay kapmak dünya kuralı olmuş
Taştan bozma kalplerse hep kanla dolmuş
[Nakarat]
Kanadımı kırdılar uçamadım anne
Savaşa soktular koşturdum
Kalbini açamayan herkesin aklına
Eğriyi doğruyu ben soktum
Sonbaharda dökülen yapraktım
İlkbaharda geri geldim ben
Aileme dostuma selamlar olsun
Gökkuşağındaki bir rengim ben
Kanadımı kırdılar uçamadım anne
Savaşa soktular koşturdum
Kalbini açamayan herkesin aklına
Eğriyi doğruyu ben soktum
Sonbaharda dökülen yapraktım
İlkbaharda geri geldim ben
Aileme dostuma selamlar olsun
Yağmur sonrası güneşim ben
Zamanda yolculuk beyinde meşgul edebilir
Fakat objektif olmaz
Zararı yoktur yararı olmadığı gibi
Benliğinde kaybedilen her şey
Benliğinde kaybedilen her şey
Hesap masasında olabilir yalnızken
Utanma aç kalbini gir topluma
Göster haydi kendini ve ‘buradayım’ de !
Savaşı kaybetme yürüme geriye, dönme
Bak ve ileriye ilerle
Hisset deliğe düşme, dönme deliye
Karaya boyanan adamın boynuna ilmeği geçiren cellat’a
Biçare lanet – hayalet olana dek
Beklemek mi gerek acep ?
Çarkı dönmemiş ki feleğin gözünün yaşına baksın
Gözümün yaşını alsın
Kanımı canımı alsın ancak canımı yakmasın
Azap çeken gönüllere, kül olan tüm kalplere yağmur yağsın
Kalp dağlayan tüm eller kalpleriyle dağlansın
Kalp karalayanlar yansın
[Nakarat]
Kanadımı kırdılar uçamadım anne
Savaşa soktular koşturdum
Kalbini açamayan herkesin aklına
Eğriyi doğruyu ben soktum
Sonbaharda dökülen yapraktım
İlkbaharda geri geldim ben
Aileme dostuma selamlar olsun
Gökkuşağındaki bir rengim ben
Kanadımı kırdılar uçamadım anne
Savaşa soktular koşturdum
Kalbini açamayan herkesin aklına
Eğriyi doğruyu ben soktum
Sonbaharda dökülen yapraktım
İlkbaharda geri geldim ben
Aileme dostuma selamlar olsun
Yağmur sonrası güneşim ben
Koşturmak boş durmaktan iyidir
Boş durmak boş koşmaktan yararlı
Hoş tutmak gönlü, yas tutmaktan çok zormuş
Yaşlanmak her dökülen yaprağın arkasından ağlamak gibidir
Hayatta erken emeklilik seçim değildir, kadere bağlıdır
Yazgıdır
Hayat ince bir çizgi, narin bir çalgıdır
Yüzlerce yıl emek veren insanin
Hasat zamanı ölü tohumları mıdır?
Her güne yeni umutlarla açılan gözler
Yalanlarla ağlatılan gözler
Dolanlarla aldatılan gözler
Bir güzel sözle güler
Akıtılan her damla ter yok oluşu engeller
Negatif değillerse, art niyetli değillerse eğer, bu böyle
Devam eder
Dilediğim her şey olmuyor
Çabalar bazen çok nafile
Nargilenin dumanına benzer hayallerim
Sadece beni zehirler ve uçup gider
Kafileler gibidir insanlar
Bazen seni seyreder giderler
Herkes kendine paha biçmiş
Bende karşılıksız bir çek
Emeklerim dostluktan yana, ama olmuyor !
Anneme sordum niçin böyle ???
Ama baktım o da ağlıyor
[Nakarat]
Kanadımı kırdılar uçamadım anne
Savaşa soktular koşturdum
Kalbini açamayan herkesin aklına
Eğriyi doğruyu ben soktum
Sonbaharda dökülen yapraktım
İlkbaharda geri geldim ben
Aileme dostuma selamlar olsun
Gökkuşağındaki bir rengim ben
Kanadımı kırdılar uçamadım anne
Savaşa soktular koşturdum
Kalbini açamayan herkesin aklına
Eğriyi doğruyu ben soktum
Sonbaharda dökülen yapraktım
İlkbaharda geri geldim ben
Aileme dostuma selamlar olsun
Yağmur sonrası güneşim ben